
Kamulaştırmasız El Atma Tazminatı Kesinleşmeden İcraya Konulabilir Mi?
Kamulaştırmasız el atma işlemi; idarenin kamu yararını gözettiğini ileri sürerek kamu adına malikinin rızası dışında kamulaştırma işlemi olmaksızın taşınmaz üzerinde kullanım yapmasıdır. Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davası ile malik, mülkiyet hakkının ihlalinden doğan zararı talep edebilir. Açılan davada bilirkişi raporlarıyla tespit olunacak bedelin idareden tahsili ile ihlalin telafisi hedeflenir.
İdareden tahsiline karar verilen taşınmaz bedelinin ödenme zamanı ile ilgili hukukumuzda tartışmalar bulunmaktadır. Bu bilgi notunda kamulaştırmasız el atma sonucu mahkemece takdir olunan bedelin dava kesinleşmeden icraya konulamamasına ilişkin yasal düzenlemelere ilişkin süreç ele alınmıştır.
Türk hukukunda genel kural, mahkeme ilamlarının kesinleşmeden icraya konulması olup, istisnalar belirtilmiştir. Bu istisnalardan bir tanesi taşınmazın aynına ilişkin işlemlerdir. Buna göre taşınmazın aynına ilişkin işlemler kesinleşmeden icraya konulamaz. Kamulaştırmasız el atma davasında da taşınmazın bedeli mülkiyet sahibine ödenmekle birlikte taşınmazın mülkiyeti idareye geçmektedir. Dolayısıyla taşınmazın aynına ilişkin bir işlem söz konusudur. Bu sebeple bir görüşe göre kamulaştırmasız el atma sonucu ödenecek olan tazminatın da kesinleşmeden icraya konulamaması gerekmektedir.
Kanun koyucu 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu’na eklediği geçici 14. Madde ile kamulaştırmasız el atma sonucu ödenmesi gereken bedelin kesinleşmeden icraya konulamayacağını düzenlemiştir. Söz konusu düzenleme 30/05/2019 tarihli ve 7176 sayılı Bazı Kanunlar ile 635 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 21. Maddesinde yapılan değişiklikle yürürlüğe girmiştir. İlgili maddenin 1.fıkrası şu şekildedir.
“Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 4/11/1983 tarihinden bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili el konulması veya hukuki el atılması sebebiyle mülkiyet hakkından doğan taleplere dair bedel ve tazminata ilişkin davalarda verilen mahkeme kararlarının kesinleşmedikçe icraya konulamaz.”
Söz konusu düzenlemenin “mahkeme kararları kesinleşmedikçe icraya konulamaz” kısmı Anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’nin önüne gelmiştir. İlgili kısım Anayasa Mahkemesi tarafından 07.05.2021 tarihinde yayınlanan Resmi Gazete’de yer alan 04.02.2021 tarihli 2019/89 E. 2021/10 K. Karar ile iptal edilmiştir. Anayasa mahkemesi iptal gerekçesinde mülkiyet hakkının Anayasada güvence altında olduğuna ve “gerçek karşılıklarını peşin ödemek suretiyle” kamulaştırma yapılabileceğini düzenleyen anayasanın 46. Maddesine vurgu yapmıştır.
İptal kararından sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi 19 Haziran 2021 Tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan ve aynı gün yürürlüğe giren 7327 Sayılı İcra Ve İflâs Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 21. Maddesinde düzenlemiştir. İlgili düzenleme Anaya Mahkemesi tarafından iptal edilen hükmün sonucu ile aynı sonucu doğuracak şekildedir. Kısacası yasama organı Anayasa Mahkemesinin daha önce iptal kararı verdiği hükmü yeniden düzenlemiştir. İlgili ve güncel son düzenleme şu şekildedir:
“Geçici Madde 16- (Ek:9/6/2021-7327/21 md.)
Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 4/11/1983 tarihinden bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiilî el konulması veya hukuki el atılması sebebiyle mülkiyet hakkından doğan taleplere dair bedel ve tazminata ilişkin davalarda verilen kararlar taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararların icrasına ilişkin hükümlere göre yerine getirilir. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce, kesinleşmemiş mahkeme kararlarına dayanılarak başlatılan icra takipleri kesinleşmiş mahkeme kararı ibraz edilinceye kadar durdurulur.”
Sonuç olarak, 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu geçici madde 16’da yer alan hüküm makalemizin yazıldığı tarih itibariyle yürürlüktedir. Her ne kadar Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen önceki düzenleme ile aynı mahiyette olsa da, iptal kararından sonra getirilen düzenleme hükmü bağlayıcıdır. Yani kamulaştırmasız el atma davalarından doğan tazminat bedelleri mahkeme kararları kesinleşmedikçe icraya konulamayacaktır. Bir başka deyişle, Hukuki veya fiili el atmadan doğan tazminatların talep edilebilmesi mahkeme kararların kesinleşmesi şartına bağlanmıştır. İlgili madde yürürlüğe girmeden önce kesinleşmeden icraya konulmuş icra takipleri de kesinleşinceye kadar durdurulacaktır.
Av. Mustafa PAK
03.01.2022